Sıkça Sorulan Sorular
Ceza davaları ortalama ne kadar sürer?
Ceza davalarının süresi dosyanın karmaşıklığına, delil durumuna, tanıkların dinlenip dinlenmediğine ve mahkemenin yoğunluğuna bağlıdır. Basit ceza davaları 6-12 ayda sonuçlanabilirken, ağır ceza mahkemelerinde görülen komplike davalar 2-3 yıl veya daha fazla sürebilir. Her aşamada iyi bir hukuki temsil bu süreci olumlu etkiler.
Hapis cezası ertelenirse ne olur?
Ertelenen hapis cezası, infaz edilmez. Sanık, belirlenen denetim süresince (örneğin 1 yıl, 2 yıl) yeni bir suç işlemeden hayatına devam ederse, ceza infazdan düşer. Ancak bu sürede kasıtlı bir suç işlenirse, ertelenen ceza da infaz edilir.
Şikayetten vazgeçmek davayı düşürür mü?
Eğer suç, şikayete bağlı bir suç ise (örneğin basit yaralama, hakaret gibi), şikayetçinin vazgeçmesi ile dava düşer. Ancak kamu düzenini ilgilendiren ağır suçlarda (cinayet, uyuşturucu ticareti gibi) şikayet olsa da olmasa da savcılık kamu adına davayı sürdürür. Bu tip suçlarda şikayetçi vazgeçse bile yargılama devam eder.
Taksirli suçlar nedir ve cezaları nasıldır?
Taksirli suçlar, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık sonucu, istenmeden işlenen suçlardır. Örneğin, trafik kazasında birinin yaralanmasına neden olmak taksirli suçtur. Bu tür suçlar genellikle daha hafif cezalandırılır. Mahkeme, hapis cezasını adli para cezasına çevirebilir, erteleyebilir veya HAGB uygulayabilir.
Beraat edersem sabıka kaydımda gözükür mü?
Hayır. Beraat kararı, suçsuzluk anlamına gelir ve adli sicil kaydına işlenmez. Dolayısıyla beraat ettiğiniz bir dava sonrasında sabıka kaydınız temiz olur. Ancak eğer aynı olayla ilgili başka adli süreçler varsa, bu süreçlerin etkisi ayrıca değerlendirilmelidir.
Ceza davalarında avukat tutmak zorunlu mudur?
Bazı davalarda (örneğin ağır cezalık suçlar, çocuk mahkemeleri gibi) avukat bulundurulması zorunludur. Diğer davalarda kanuni zorunluluk olmasa da ceza hukukunun karmaşıklığı ve olası sonuçların ciddiyeti göz önünde bulundurulduğunda, bir ceza avukatı ile temsil edilmek hayati öneme sahiptir. Yanlış yapılacak bir savunma ciddi hak kayıplarına ve ağır sonuçlara neden olabilir.
Adli para cezası nedir? Ödenmezse ne olur?
Adli para cezası, hapis cezası yerine ya da doğrudan verilen bir para cezası türüdür. Sanık belirlenen miktarı devlete öder. Ancak adli para cezası süresi içinde ödenmezse, cezanın kalan kısmı gün hesabıyla hapis cezasına çevrilir. Örneğin, ödenmeyen her 20 TL için 1 gün hapis cezası uygulanır. Bu yüzden ödemelerde dikkatli olunması, gerekiyorsa yapılandırma veya taksitlendirme talep edilmesi önemlidir.
HAGB (Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması) nedir ve hangi durumlarda uygulanır?
HAGB, mahkemece verilen mahkumiyet kararının hemen açıklanmayarak, sanığa beş yıllık bir deneme süresi verilmesi anlamına gelir. Bu süre içerisinde kişi kasıtlı bir suç işlemezse ceza hiçbir zaman infaz edilmez ve dava düşer. HAGB'nin uygulanabilmesi için sanığın sabıka kaydının olmaması, cezanın 2 yıl veya altında olması ve kişinin bir daha suç işlemeyeceğine dair mahkemede olumlu kanaat bırakması gerekir.
Şikayetçi olunca dava açılması kesin midir?
Hayır, değildir. Şikayetçi olmanız sadece olayın adli makamlara taşınmasını sağlar. Ancak dava açılabilmesi için suçun işlendiğine dair yeterli şüphenin bulunması gerekir. Savcılık soruşturma sonunda "kovuşturmaya yer olmadığı" kararı verebilir. Bu durumda doğrudan dava açılmaz. Şikayetçi, takipsizlik kararına karşı Sulh Ceza Hakimliği'ne itiraz etme hakkına sahiptir.
Ceza davası nasıl açılır?
Ceza davası açılması için bir suç şüphesinin varlığı gerekir. Bir birey suçtan zarar gördüğünde veya bir olay kamu düzenini ilgilendirdiğinde, mağdurun şikayeti veya savcılığın re’sen (kendiliğinden) başlattığı soruşturma neticesinde, Cumhuriyet Savcısı tarafından iddianame hazırlanır. Bu iddianame mahkeme tarafından kabul edilirse ceza davası resmen açılır. Şikayet şartı aranan suçlarda, belirli bir süre içinde şikayet edilmemesi halinde dava açılması mümkün olmaz.
Boşanma davası devam ederken çocukla görüşme nasıl olur?
Boşanma süreci boyunca mahkeme, çocuğun geçici velayeti konusunda karar verebilir. Velayeti almayan ebeveyne mahkeme tarafından belirlenen gün ve saatlerde çocukla görüşme (kişisel ilişki kurma) hakkı tanınır. Çocuğun psikolojisi her zaman ön planda tutulur.
Boşanma davasında nafaka ve tazminat birlikte istenebilir mi?
Evet. Boşanma davasında maddi ve manevi tazminat, iştirak nafakası, yoksulluk nafakası gibi talepler birlikte sunulabilir. Mahkeme, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarını, kusur oranlarını değerlendirerek bu talepler hakkında hüküm verir.
Boşanmada zina (aldatma) ispatı nasıl yapılır?
Zina iddiası ileri sürüldüğünde, bu iddianın somut delillerle ispatı gerekir. Mesaj kayıtları, fotoğraflar, otel kayıtları, tanık beyanları gibi kanıtlar kullanılabilir. İspatlanması halinde mahkeme zina nedeniyle kusur oranını belirler ve karar verir.
Evlilik sözleşmesi (mal rejimi sözleşmesi) nedir?
Evlilik öncesi veya sonrası tarafların birbirlerinin mal varlıkları üzerindeki haklarını düzenlemek için yaptığı resmi sözleşmedir. Mal ayrılığı, paylaşmalı mal ayrılığı, mal ortaklığı gibi rejimler seçilebilir. Noter huzurunda düzenlenmesi zorunludur.
Mal paylaşımı davası ne zaman açılır?
Mal paylaşımı davası, boşanmanın kesinleşmesinden sonra açılır. Evlenmeden sonra edinilmiş mallar “edinilmiş mallara katılma rejimi” kapsamında paylaşılır. Eğer evlilik sırasında mal ayrılığı sözleşmesi yapılmadıysa, ortak mallar eşit şekilde paylaşılır.
Nafaka nedir ve kimler talep edebilir?
Nafaka, boşanma veya ayrılık sonrası mali durumu daha kötü olan eşin veya çocuğun, diğer eşten maddi destek almasıdır. İştirak nafakası (çocuk için), yoksulluk nafakası (eş için), yardım nafakası (aile bireyleri için) gibi türleri vardır. Hak kaybı yaşamamak için dava açılması gerekir.
Velayet davası nedir ve kim açabilir?
Velayet davası, çocuğun hangi ebeveynin yanında kalacağını belirlemek amacıyla açılır. Boşanma sonrası velayet kendiliğinden kesinleşmez; mahkeme kararı gerekir. Çocuğun üstün yararı göz önüne alınarak karar verilir. Anne veya baba ayrı ayrı velayet talebiyle dava açabilir.
Boşanma davası ne kadar sürer?
Anlaşmalı boşanma davaları genellikle 1-2 ay içinde sonuçlanır. Çekişmeli boşanma davaları ise delillerin toplanması, tanık dinlenmesi gibi işlemler nedeniyle 1 yıldan 3 yıla kadar uzayabilir. Süre, davanın yoğunluğuna ve tarafların tavrına göre değişir.
Anlaşmalı boşanma ve çekişmeli boşanma arasındaki fark nedir?
Anlaşmalı boşanma; eşlerin boşanmanın tüm koşulları (nafaka, velayet, mal paylaşımı vb.) konusunda uzlaşması ve mahkemeye bu uzlaşmayı yazılı olarak sunmalarıdır. Tek celsede sonuçlanabilir. Çekişmeli boşanma ise tarafların uzlaşamaması durumunda açılır ve taraflar deliller, tanıklar sunarak boşanma sebeplerini ispat etmeye çalışır. Bu süreç daha uzun ve zorlu olabilir.
Boşanma davası nasıl açılır?
Boşanma davası, eşlerden biri tarafından yetkili Aile Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile açılır. Dilekçede evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, boşanma nedenleri, varsa çocukların durumu, mal paylaşımı ve nafaka talepleri ayrıntılı şekilde belirtilmelidir. Anlaşmalı boşanma halinde her iki eşin de imzaladığı bir protokol sunulmalıdır.
Mirasçılar arasında anlaşmazlık olursa ne yapılır?
Mirasçılar arasında paylaşım konusunda anlaşmazlık çıkarsa, öncelikle sulh yoluyla anlaşma aranır. Anlaşma sağlanamazsa ortaklığın giderilmesi davası açılır. Ayrıca, vasiyetnamenin iptali, tenkis talepleri veya mirasın reddi gibi bireysel davalar da gündeme gelebilir. Bu tür davalarda hukuki destek almak sürecin sağlıklı ilerlemesi için kritiktir.
Yabancı uyruklu mirasçılar Türkiye’de miras hakkı elde edebilir mi?
Evet, yabancı uyruklu kişiler de Türkiye'deki mallar üzerinde miras hakkı elde edebilirler. Ancak miras hukukunda vatandaşlık ve karşılıklılık ilkesine göre değerlendirme yapılır. Bazı durumlarda sınırlamalar uygulanabilir. Özellikle taşınmaz mallar konusunda detaylı hukuki destek almak önemlidir.
İzale-i Şuyu (Ortaklığın Giderilmesi) davası nedir?
Miras ortaklığı içinde birden fazla mirasçı olduğunda ve mirasçılar anlaşamazsa, herhangi bir mirasçı Sulh Hukuk Mahkemesi'ne başvurarak ortaklığın giderilmesi (izale-i şuyu) davası açabilir. Mahkeme, malın aynen bölünebilir olup olmadığına bakar. Bölünemiyorsa, satış yapılıp bedel üzerinden paylaştırma yapılır.
Borca batık miras nedir?
Borca batık miras, murisin malvarlığından çok borçlarının bulunması durumudur. Bu tür mirası kabul eden mirasçı, murisin tüm borçlarından kişisel malvarlığıyla sorumlu olur. Böyle bir durumda mirasın reddi, mirasçının mal varlığını koruması için hayati önem taşır.
Miras reddi nedir ve nasıl yapılır?
Miras reddi, mirasçının, kendisine kalan mirası kabul etmeyerek borçlardan ve alacaklardan tamamen kurtulmasıdır. Mirasçı, mirasın açıldığını öğrendiği tarihten itibaren 3 ay içinde Sulh Hukuk Mahkemesi'ne başvurarak mirası reddettiğini beyan etmelidir. Süre geçirilirse miras otomatik olarak kabul edilmiş sayılır.
Tenkis davası nedir ve ne zaman açılır?
Tenkis davası, saklı payı ihlal edilen mirasçının, vasiyet veya bağışlamalara karşı kendi payını korumak amacıyla açtığı davadır. Mirasın açılmasından itibaren 1 yıl içinde ve her durumda 10 yıl içinde açılması gerekir. Bu dava ile fazla tasarrufların iptali veya azaltılması sağlanır.
Saklı pay nedir? Kimlerin saklı payı vardır?
Saklı pay, miras bırakanın istediği gibi tasarruf edemeyeceği, kanunla korunmuş mirasçı payıdır. Çocuklar, sağ kalan eş ve anne-baba saklı pay hakkına sahiptir. Muris, saklı payı ihlal edecek şekilde mal bırakamaz. İhlal durumunda, mirasçılar tenkis davası açarak saklı paylarını talep edebilirler.
Vasiyetname nedir ve nasıl hazırlanır?
Vasiyetname, bireyin ölümünden sonra mal varlığının nasıl dağıtılacağını belirlediği tek taraflı bir hukuk işlemidir. Resmi vasiyetname noterde düzenlenir, el yazılı vasiyet ise kişinin tamamını kendi eliyle yazıp imzaladığı bir belgedir. Vasiyetnamenin geçerli olabilmesi için yasal şekil şartlarına uygun olması gerekir. Hatalı vasiyetname iptal edilebilir.
Sağ kalan eşin miras hakkı nedir?
Eş, miras bırakılan kişinin birinci derece yakınlarıyla birlikte mirasçıdır. Sağ kalan eşin miras hakkı:
Çocuklarla birlikte mirasçıysa 1/4 pay alır,
Anne-baba veya kardeşlerle birlikte mirasçıysa 1/2 pay alır,
Hiçbir altsoy veya üstsoy yoksa tüm mirası alır. Sağ kalan eş ayrıca ölene ait ev ve ev eşyaları üzerinde de hak sahibidir.
Miras paylaşımı nasıl yapılır?
Miras paylaşımı, miras bırakanın (muris) ölümü ile başlar. Türkiye'de yasal mirasçılar öncelikli olarak altsoy (çocuklar, torunlar), eş, anne-baba ve kardeşlerdir. Eğer vasiyetname yoksa, Türk Medeni Kanunu’na göre yasal paylar doğrultusunda mirasçılara bölüştürülür. Mal paylaşımı için önce mirasçılar arasında anlaşma sağlanır, anlaşılamazsa mahkemeden ortaklığın giderilmesi talep edilebilir.
İşçi yıllık izin hakkını kullanmazsa ne olur?
İşçinin kullanmadığı yıllık izin hakları zaman aşımına uğramaz. İş sözleşmesi sona erdiğinde kullanılmayan yıllık izinler, işçinin maaşı üzerinden hesaplanarak kendisine nakdi olarak ödenir. Bu haklar, ücret gibi değerlendirildiği için zamanaşımı süresi 5 yıldır.
Hangi durumlarda fazla mesai ücreti talep edilir?
Haftalık 45 saati aşan çalışma süreleri için işçi, fazla mesai ücreti talep edebilir. Fazla mesai ücreti, normal saatlik ücretin %50 fazlası olarak hesaplanır. İşverenin yazılı onayı veya fiili çalışma tespiti ile fazla mesai ispat edilebilir.
Ücretler zamanında ödenmezse işçi ne yapabilir?
İşçinin ücreti, yasal süresi içinde (en geç 1 ay) ödenmelidir. Ücreti ödenmeyen işçi, çalışmaktan kaçınabilir ve ücret alacağı için icra takibi başlatabilir. Ayrıca sürekli ücret ödememe halinde iş sözleşmesini haklı nedenle feshederek kıdem tazminatı talep edebilir.
İş yerinde mobbing (psikolojik taciz) nedir?
Mobbing, işyerinde bir çalışana sistematik olarak uygulanan psikolojik baskı, yıldırma ve taciz davranışlarıdır. Mobbing mağduru işçi, iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebilir, kıdem tazminatını talep edebilir ve ayrıca manevi tazminat davası açabilir.
Haklı nedenle istifa eden işçi hangi haklara sahiptir?
İşçi, İş Kanunu'nun 24. maddesinde belirtilen nedenlere (ücretin ödenmemesi, mobbing, sağlık sebepleri vb.) dayanarak haklı nedenle istifa ederse, kıdem tazminatını talep edebilir. Ancak ihbar tazminatı ödemez ve ihbar süresine uymak zorunda kalmaz.
İşten çıkarıldıktan sonra hangi haklar talep edilebilir?
İşten çıkarılan işçi;
Kıdem tazminatı
İhbar tazminatı
Fazla mesai ücretleri
Kullanılmayan yıllık izin alacakları
Varsa haksız feshe dayalı manevi tazminat talep edebilir. Ayrıca işe iade davası açarak işine dönmeyi de talep edebilir.
İşe iade davası nedir ve nasıl açılır?
İşe iade davası, iş sözleşmesi geçersiz bir sebeple feshedilen işçinin, eski işine geri dönmesi için açtığı davadır. Davanın açılabilmesi için işyerinde en az 30 işçi çalışıyor olması ve işçinin en az 6 ay kıdeminin bulunması gerekir. Fesih bildiriminin tebliğinden itibaren 30 gün içinde İş Mahkemesi'ne başvurulmalıdır.
İhbar tazminatı nedir?
İhbar tazminatı, iş sözleşmesi feshedilirken taraflara tanınan bildirim sürelerine uyulmaması durumunda ödenen tazminattır. Bildirimsiz fesih durumunda işçi veya işveren karşı tarafa belirlenen sürelerin ücretini peşin ödemek zorundadır. İhbar süreleri çalışılan süreye göre 2 ile 8 hafta arasında değişir.
Kıdem tazminatı hangi şartlarda alınır?
Kıdem tazminatı alabilmek için işçinin aynı işverene bağlı olarak en az 1 yıl çalışmış olması gerekir. İşçi; işveren tarafından haksız yere çıkarılırsa, haklı nedenle istifa ederse veya emeklilik, askerlik gibi sebeplerle işten ayrılırsa kıdem tazminatına hak kazanır. Ancak kendi isteğiyle, haklı sebep olmadan istifa eden işçi kıdem tazminatı alamaz.
Haksız işten çıkarılmak ne demektir?
Haksız işten çıkarılmak, işçinin geçerli veya haklı bir sebep gösterilmeden iş sözleşmesinin işveren tarafından feshedilmesidir. İş Kanunu'na göre işveren, fesihte açık ve somut bir gerekçe göstermek zorundadır. Eğer işten çıkarma, performans, davranış veya işyeri gereklerine dayanmıyorsa, işçi işe iade davası açabilir ve ayrıca kıdem ve ihbar tazminatı talep edebilir.
İcra inkar tazminatı nedir?
Borçlu, borcunu inkar ettiği halde dava sonunda haksız çıkarsa mahkeme kararıyla alacaklı lehine icra inkar tazminatı ödemek zorunda kalır. Bu tazminat, alacak miktarının %20’sinden az olmamak üzere belirlenir ve amacı borçlunun kötü niyetli itirazlarını önlemektir.
Borçlu mal beyanında bulunmak zorunda mıdır?
Evet. İcra takibi kesinleştikten sonra borçluya mal beyanı yapması için süre verilir. Borçlu, sahip olduğu malvarlığını doğru ve eksiksiz şekilde beyan etmek zorundadır. Mal beyanında bulunmayan borçlular hakkında tazyik hapsi uygulanabilir.
Taşınmaz (ev, arsa) haczi nasıl yapılır?
Borçlunun adına kayıtlı taşınmaz mallar da haczedilebilir. Haciz kararı Tapu Müdürlüğü’ne bildirilerek taşınmaz üzerine şerh konur. Taşınmazın hacizli olduğu tapu kaydında görünür. Borçlu borcunu ödemezse taşınmaz icra yoluyla satılarak bedeli alacaklıya ödenir.
İflas nedir? Kimler hakkında iflas kararı verilebilir?
İflas, borçlarını ödeyemeyen bir tacir veya ticari işletmenin mahkeme kararıyla iflasa tabi tutulmasıdır. Sadece tacirler ve şirketler iflas edebilir. İflas davası, borçlunun kendisi veya alacaklılar tarafından açılabilir. İflasla birlikte borçluya ait tüm malvarlığı, alacaklılar arasında tasfiye edilir.
Maaş haczi nedir ve nasıl uygulanır?
Borçlunun düzenli maaşı varsa, maaşının 1/4'ü doğrudan icra takibine konu edilebilir. İşveren, borçlunun maaşından kesinti yaparak icra dairesine ödeme yapar. Maaş haczi için icra müdürlüğünden ilgili işverene resmi bir haciz yazısı gönderilmesi gerekir.
Haciz işlemi nasıl yapılır?
Takip kesinleştikten sonra alacaklı haciz talebinde bulunabilir. İcra müdürlüğü haciz mahalli olan adrese giderek borçlunun malvarlığına haciz koyar. Haczedilen mallar, borç ödenmezse satışa çıkarılır ve satış gelirinden alacak tahsil edilir.
Ödeme emrine itiraz edince ne olur?
Borçlunun ödeme emrine süresinde itiraz etmesi halinde icra takibi durur. Alacaklı, itirazı iptal ettirmek için itirazın iptali davası veya itirazın kaldırılması işlemlerinden birini başlatmak zorundadır. Dava sonunda alacaklı haklı bulunursa takip devam eder, borçlunun itirazı haksız bulunursa icra inkar tazminatı ödeyebilir.
Borçlu icra takibine nasıl itiraz edebilir?
Borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde İcra Müdürlüğü'ne itiraz dilekçesi vererek takibe itiraz edebilir. İtiraz, borcu tamamen reddetme veya kısmi olarak kabul etme şeklinde olabilir. İtiraz süresinde yapılmazsa borç kesinleşir ve haciz aşamasına geçilir.
İcra takibi nasıl başlatılır?
Alacaklı, yetkili İcra Müdürlüğü'ne bir takip talebi sunarak icra takibini başlatır. Bu talepte alacak miktarı, dayanağı ve borçlunun kimlik bilgileri yer alır. İcra dairesi, borçluya bir ödeme emri gönderir. Borçlu, ödeme emrini aldıktan sonra yasal süresi içinde itiraz etmezse takip kesinleşir.
