top of page

Ameliyat Sırasında Yeni Müdahale Gerektiğinde Hukuki Sorumluluklar

  • Yazarın fotoğrafı: Rengin Geçen
    Rengin Geçen
  • 26 Haz
  • 2 dakikada okunur

Ameliyat öncesinde hasta, belirli bir cerrahi işlem için bilgilendirilir ve aydınlatılmış onam verir. Ancak kimi zaman, operasyon sırasında tespit edilen yeni bir bulgu nedeniyle, planlanan müdahale dışında ek veya farklı bir cerrahi işlem yapılması gerekebilir.Bu gibi durumlarda hekimin onam yükümlülüğü, hukuki sınırlar içinde yeniden değerlendirilmelidir.


Aydınlatılmış Onam Nedir?

Hekim–hasta ilişkisinde, her türlü tıbbi müdahaleden önce hastaya bilgi verilmesi ve gönüllü olarak onay alınması, “aydınlatılmış onam” kavramıyla ifade edilir.

Türk Tababeti ve Şuabatı San’atlarının Tarz-ı İcrasına Dair Kanun’un 70. maddesi uyarınca, büyük cerrahi müdahaleler öncesinde hastadan yazılı onam alınması zorunludur.


Yargıtay içtihatlarında da açıklandığı üzere, geçerli bir onamdan söz edilebilmesi için hastanın;

  • Tıbbi durumu,

  • Müdahalenin kapsamı,

  • Olası komplikasyonlar,

  • Alternatif tedavi yolları

konularında açık, sade ve anlayabileceği düzeyde bilgilendirilmiş olması gerekir.


Ameliyat Sırasında Genişletilmiş Müdahale: Rıza Gerekir mi?

Ameliyat sırasında planlanan cerrahi müdahaleye ek olarak, farklı bir işlem yapılması ihtiyacı doğarsa bu durum genellikle, hazır rızanın kapsamını aşar. Bu durumda:


Normal şartlarda:

  • Önceden alınmış olan rıza, yalnızca planlanan cerrahi işlemle sınırlıdır.

  • Operasyon sırasında kapsam dışında farklı bir müdahaleye geçilecekse, hastanın yeniden onayı gerekir.


Ancak acil bir durum varsa:

  • Müdahale ertelenemez nitelikteyse,

  • Hastanın bilinci kapalıysa ya da onam veremeyecek durumdaysa,

  • Yeni müdahale hayati tehlikeyi ortadan kaldırmak ya da organ kaybını önlemek için zorunluysa...

➡️ Bu durumda hekim, tıbbi müdahaleyi gerçekleştirebilir.Buna hukukta “varsayılan rıza” denir.


Varsayılan Rıza Nedir?

Varsayılan rıza, hastanın açık onayı alınamasa bile, durumun aciliyeti ve hastanın yüksek yararı gözetilerek yapılan tıbbi müdahalenin hukuken geçerli sayılmasıdır.

Türk Ceza Kanunu’nda bu tür müdahalelerin, “kişinin rızası varsayılabilecek” durumlarda ceza sorumluluğu doğurmayacağı belirtilmiştir.

Ancak bu uygulamanın istisna olduğunu hatırlatmak gerekir.Hekim, mümkünse:

  • Müdahale öncesi başka bir meslektaşıyla konsültasyon yapmalı,

  • Müdahale gerekçesini detaylı şekilde operasyon notlarına kaydetmelidir.


Hukuki Sorumluluk Doğar mı?

Ameliyat sırasında hastadan alınmış onam dışında bir müdahale yapılması, şu durumlarda hukuki sorumluluğa yol açabilir:

  • Müdahale hayati değilse,

  • Alternatif çözüm mümkünse,

  • Hasta ya da yasal temsilciye ulaşılıp izin alınması mümkün olduğu halde bu yapılmamışsa

➡️ Bu gibi durumlar, haksız fiil ya da tıbbi müdahale sonucu yaralama kapsamında değerlendirilir.➡️ Türk Borçlar Kanunu kapsamında tazminat, Türk Ceza Kanunu kapsamında ise cezai sorumluluk gündeme gelebilir.


Ameliyat Sonrası Belgeleme Neden Önemlidir?

Cerrahi müdahale sonrasında:

✔️ Operasyon raporunda yapılan ek işlem açıkça belirtilmeli,✔️ Gerekçesi, zaman bilgisi ve müdahale kapsamı detaylandırılmalı,✔️ Hasta bilinci yerine geldiğinde detaylı biçimde bilgilendirilmeli,✔️ Yeni bir aydınlatılmış onam formu imzalatılarak süreç tamamlanmalıdır.

Bu belgeler, olası hukuki süreçlerde hekimin en güçlü savunma aracıdır.


Avukata Danışmak Gerekir mi?

Ameliyat sırasında gelişen komplikasyonlar veya müdahale değişiklikleri, hukuken oldukça hassas bir alanı oluşturur.Hekimler ve sağlık kuruluşları, gerek tıbbi gerekse hukuki sorumluluğun sınırlarını netleştirmek için uzman bir sağlık hukuku avukatına danışmalıdır.Benzer şekilde, hasta ve hasta yakınlarının da haklarını öğrenebilmesi açısından profesyonel destek alınması faydalı olacaktır.

bottom of page